32,2053$% -0.22
35,1156€% -0.22
41,0337£% -0.05
2.498,17%1,32
4.035,00%1,11
2159581฿%0.08868
Maden Platformu, Türkiye’nin Maden Potansiyelini Üretim ve İhracata Dökmeye Kararlı
Maden sektörünün önemini vurgulayan Maden Platformu Sözcüsü Mehmet Yılmaz, sektörün öncelikli amacının ülkenin ihtiyaçlarını karşılamak ve ekonomik kalkınmayı desteklemek olduğunu belirtti. Ayrıca, madencilik sektörünün cari açığı kapatmada önemli bir rol oynayabileceğine dikkat çekti.
Fuarİzmir’de gerçekleşen MINEX Madencilik, Doğal Kaynaklar ve Teknolojileri Fuarı’nın açılışında konuşan Mehmet Yılmaz, küresel madencilik piyasasının 2025 yılında 2,4 trilyon dolarlık bir büyüklüğe ulaşmasının beklendiğini paylaştı. Türkiye’de maden sektörünü temsil eden 18 birlik ve dernekten oluşan Maden Platformu olarak, ülkenin büyük maden potansiyelini değerlendirmek ve üretimle ihracatı artırmak için çalıştıklarını ifade etti.
Yılmaz, “Hedefimiz; ülkeye, insana ve doğaya kazandıran, kalkınmacı madencilik. Ayrıca sektörün bileşenleri olarak cari açığın kapatılmasında çok ciddi bir rol alabiliriz. Doğal kaynaklarımızı sanayinin ihtiyacı olan hammaddeleri karşılamak üzere harekete geçirirsek cari açık üzerinde çok olumlu bir etki yaratacağımıza inanıyoruz.” dedi.
Maden sektörünün Türkiye ekonomisine potansiyel katkısına dikkat çeken Yılmaz, “Bazı ekonomik modellemelerde bu sektörün 3,5 trilyon dolar gibi bir büyüklüğe sahip olduğunu biliyoruz. Maalesef cari açık içerisinde yaklaşık 100 milyar dolar gibi bir açığın doğal gaz, petrol ve yer altı kaynaklarından oluştuğunu görüyoruz. Sektörün bileşenleri olarak cari açığın kapatılmasında sektör olarak çok ciddi bir rol alabiliriz. Altını hariç tuttuğumuzda sadece madencilikten kaynaklanan cari açık yaklaşık 30 milyar dolar civarında. Buna 25-30 milyarlık altını eklediğimizde 60 milyar dolardan bahsediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Yılmaz, madencilik faaliyetlerinin sadece ekonomik katkı sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda çevre ve insan odaklı olması gerektiğine dikkat çekti. Yer altındaki kaynakların çıkartılmasında insan ve çevre faktörlerinin göz önünde bulundurulması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, madencilerin rehabilitasyon çalışmalarına önem verdiklerini ve doğayı nasıl iade edeceklerini planladıklarını belirtti.
180 bin kişilik bir istihdamı barındıran maden sektörünün, bakanlıklarla işbirliği yaparak sürdürülebilir ve sorumlu madencilik anlayışını benimsediğini açıkladı. Özellikle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın sektöre destek verdiğini ve sektörün lokomotifi olduğunu ifade etti. Ancak, bazı bakanlıkların mevzuat gerekliliklerini yerine getirmekte geri kaldığını ve bu konuda destek beklediklerini söyledi.
Yılmaz, madencilerin orman alanlarını kullanma konusundaki yanlış algıyı düzeltmek için daha fazla bilgilendirme yapılması gerektiğini belirtti. Madencilik sektörünün tarımsal faaliyetlere de destek olduğunu ve rehabilitasyon çalışmalarının ödüllü ürünlerle sonuçlandığını paylaştı.
Son olarak, kamuoyunda madenciliğe dair yanlış algıların önlenmesi için daha fazla çaba harcamaları gerektiğini vurguladı. Yöre halkının sektörle ilgili daha fazla bilgi sahibi olmasının önemli olduğunu ifade etti.
Ereğli’de Maden Ocağında Göçük: İşçiler Kurtarılmak İçin Çalışma Başladı