32,2234$% -0.11
34,9331€% 0.17
40,5695£% 0.07
2.445,79%0,57
4.012,00%1,02
1975526฿%-2.6884
Türkiye İşçi Partisi lideri Erkan Baş, Recep Tayyip Erdoğan’ın “Ben ekonomistim, netice ortada” açıklamasını eleştirdi. Baş, “Bu memlekette bizim gördüğümüz netice, kaynamayan tencere; bizim gördüğümüz netice, azalan öğünler. Bizim gördüğümüz netice 3 haneli enflasyon, ödenmeyen faturalar, sürekli şişen kredi ve kredi kartı borçları. Vatandaş bunlara birkaç ay sonra neticeyi gösterecek. Hep beraber biz, Tayyip Erdoğan’ın görmediği neticeyi göstereceğiz” dedi.
TİP Genel Başkanı Erkan Baş, bugün partisinin İstanbul İl Başkanlığı’nda haftalık basın toplantısını düzenledi. Seçime çok az bir süre kaldığını ve son hazırlıklarını tamamlamaya çabaladıklarını belirten Baş, şunları söyledi:
“AK PARTİ’DE OYUN BİTMİYOR”
“EMEKLİYİ SADAKAYA MUHTAÇ ETMİŞLER”
Arkadaşlar, burası Türkiye. Burada bu şartları dayatırsanız bunun bir tek anlamı var. İnsanlar mezarda emekli olsunlar demiş oluyorsunuz. Yani şunu söylüyorlar. Türkiye gibi insanların güvencesiz çalıştığı, yarınlarından haberleri olmadığı bir ülkede, ‘25 yıl prim ödeyin, 9 bin günü doldurun, ondan sonra emekli olun’ diyorlar. Daha önemlisi ister EYT’li olsun ister 2000 sonrası sigortalı; tartışılmak istenmeyen çok esaslı bir konu var, aylık bağlanma oranları. 2008’de yine bu iktidarın çıkardığı kanunla aylık bağlanma oranları kademeli olarak düştü. Hepimiz hatırlıyoruz, daha önce maaşın yüzde 70’i, 75’i gibi emekli maaşı alınırken şimdi bu oran yüzde 35’lere düşmüş durumda. Şimdi siz aylık bağlanma oranlarını yüzde 30’larda, 35’lerde tuttuğunuzda bu insanlara emeklilik hakkı verseniz ne olur, vermeseniz ne olur… Emekliyi sadakaya muhtaç etmişler. Şimdi EYT’li emekliler, düne kadar EYT’li olanlar emekli olduklarında da 5 bin 500 liraya mahkûm edecekler.
“EMEKLİLİK YAŞI MUTLAKA KADEMELİ OLARAK DÜŞÜRÜLMELİDİR”
“STAJ MAĞDURLARI YOK SAYILMAKTADIR”
Aynı tartışmada, eksikleri bitmeyen bir staj sigortası mağdurları diye yeni bir kategori ortaya çıkardılar. İktidar sözde bir sorunu çözmeye çalışıyor ama o sorunu çözerken, çözüyormuş gibi yaparken sayısız yeni sorun çıkartıyor. Çalışma Bakanı Vedat Bilgin’in bir açıklaması var, diyor ki ‘Staj mağdurları, mağdur değildir. Çünkü onları mağdur eden bir şey yok. Staj eğitimdir, ortada iş akdi yok. Staj sayılsın diyorlar, milletin parasını bu şekilde dağıtamayız’. Gerçekten yazıklar olsun. Tek kelimeyle yazıklar olsun. Staj adı altında siz bu memleketin çocuklarını sömüreceksiniz, onları bazen ucuz, hatta çoğu zaman ücretsiz emek olarak kullanacaksınız, sonra da diyeceksiniz ki staj sadece eğitimdir. Gerçekten belki dünyanın başka yerlerinde staj eğitim olabilir ama bu ülkenin MEB Bakanı, ‘Öğrencileri marketlerde ucuz işçi olarak çalıştıralım’ önerisi getiren bir adam. Bu ülke, böyle bir ülke. Sizin iktidarınızda bu ülke bu hâle geldi. Şimdi diyorsunuz ki, staj iş değilmiş, staj eğitimmiş. Açık söylüyoruz. Bu arkadaşlarımız, bu yurttaşlarımız, bu insanlar mağdurdur. Sizin tarafınızdan mağdur edilmektedir. Çalıştıkları dönem yok sayılmaktadır ve yok sayıldıkları için de emeklilikleri engellenmektedir.
“MİLLETİN PARASINI ÇARÇUR EDİP DURUYORLAR”
“BİZİM GÖRDÜĞÜMÜZ NETİCE, KAYNAMAYAN TENCERE”
Hiç lamı cimi yok. Bu garabet durum ortadan kalkmalı. Mağdur yurttaşlarımız, stajyer ya da çırak olarak bilfiil çalıştıkları günlerin prim günlerine sayılması gerekir. Doğrusu budur, bunun tartışılmaya falan da ihtiyacı yoktur. Şimdi ama bakan, bu bakanın başında cumhurbaşkanı var, cumhurbaşkanı ne diyor? ‘Ben ekonomistim’ diye bir açıklama yapmış. ‘Ben ekonomistim, netice ortada’ diyor. İşte gerçekten, böyle ekonomisti olan ülkenin ekonomisi de böyle olur. ‘Netice ortada’ diyor adam ya. Netice bu memlekette, bizim gördüğümüz netice, kaynamayan tencere, bizim gördüğümüz netice, azalan öğünler. Bizim gördüğümüz netice 3 haneli enflasyon, ödenmeyen faturalar, sürekli şişen kredi ve kredi kartı borçları. Bizim gördüğümüz netice bunlar ama muhtemelen ülke ekonomisinden değil, kendi ekonomisinden bahsediyor Tayyip Erdoğan. Hani bir yüzükle gelip bugün parasının, servetinin hesabını bilmemesini, her gün zenginleşmesini, kendi evinin ekonomisini memleket ekonomisinin yerine koyduğu için ‘Ben ekonomistim, netice ortada’ diyor. Çok az kaldı, çok az kaldı. Vatandaş bunlara birkaç ay sonra neticeyi gösterecek. Hep beraber biz, Tayyip Erdoğan’ın görmediği neticeyi göstereceğiz.
“ORTA ÇAĞ ARTIKLARI, İŞLEDİKLERİ SUÇLAR NEDENİYLE CAN HAVLİYLE SON ÇIRPINIŞLARINI YAŞASINLAR”
“TARİKATLARIN İŞLEDİKLERİ HİÇBİR SUÇUN PEŞİNİ ASLA BIRAKMAYACAĞIZ”
Bu aldıkları gizlilik kararları, yayın yasakları, kapalı duruşmalar, yerleri değiştirilen savcılar belki bizim aklımıza gelmeyen pek çok tezgâh, hiçbir işe yaramayacak. Bunların hepsi en kısa sürede bizim tarafımızdan aşılacak ve hem Tayyip Erdoğan hem de onun suç ortağı bu tarikatlar kaçınılmaz olanı mutlaka yaşayacaklar. Böyle 3- 5 oy uğruna bu memleketin tüm kurumlarını, çocuklarımızın geleceğini bu yobazlara peşkeş çekenler çok iyi bilsinler. TİP bu davanın ve bu memleketi karanlığa boğan tarikatların işledikleri hiçbir suçun peşini asla bırakmayacaktır. Çünkü bu davalar kişisel ya da münferit davalar falan değil. Bu adlı adınca toplumsal bir davadır. Bu davada AKP iktidarının 20 yılda yarattığı kötülüklerin en somut resimlerinden bir tanesidir. Bu öyle bir resimdir ki, koruma kararını ihlal eden erkeğin zorlama hapsi almasını isteyen ve bu talebi reddedildiği için bugün hayatta olamayan Canan Semiz bir yandadır, bir gazetemizin kendisi hakkında yazmasını ve konuşmasını yasaklatmak için Canan Semiz’in uygulatamadığı kanuna dayanarak karar çıkartan eski AKP’li bir vekil diğer taraftadır.
“AHLÂKSIZLARLA YARGI ÖNÜNDE HESAPLAŞACAĞIZ”
“EN ACİL GÖREV, ERDOĞAN’I SANDIĞA GÖMMEK”
Şimdi değinmesek olmaz, Türkiye bir seçim sürecine gidiyor ve bu aşamada artık Millet İttifakı resmen de Millet İttifakı adını alan, düne kadar Altılı Masa diye andığımız alandan bir Ortak Mutabakat Metni yayınlandı. Şimdi başlarken şunu tüm yurttaşlarımızla ve açık yüreklilikle paylaşmak isterim. TİP, önümüzdeki en acil görevi, Recep Tayyip Erdoğan’ı sandığa bu ucube saray rejimini de tarihin çöplüğüne gömmek olarak tarif ediyor. Hiçbir şey ama hiçbir şey bizim açımızdan bunun önüne geçemez. Bununla birlikte kendisini AKP sonrası Türkiye’nin iktidarı olarak tarif eden muhataplarımızın ittifak metnine baktığımızda da TİP’in itirazlarını dile getirmeyi hem halkın vekili hem de gelecek dönemde ana muhalefet adayı bir siyasi parti olarak görevimiz sorumluluğumuz diyoruz.
“SOLU OLMAYAN ÜLKE SOLUKSUZ KALIR”
“MUTABAKAT METNİNDE LAİKLİK YOK”
Maalesef insanların hakkını arayamadığı, grev yapamadığı okulda, fabrikada, plazada, madenlerde patrona yöneticiye karşı aciz bırakıldığı bir ülkede bu derin yarayı sadece yara bandıyla kapatmak mümkün değildir, iyileşmek hiç mümkün değildir. Belki üzücü bir tesadüf, mutabakat metninin açıklandığı gün biraz önce sözünü ettiğim o Hiranur Vakfı davasının da görüldüğü gündü ama bu metni kaleme alan arkadaşlar, sanki son 20 yıldır bu ülkede siyasal İslamcılığın bir baskısı, tahakkümü, dayatmacılığı altında ezildiğimizi hiç görmemişler ya da yazarken unutuvermişler. Metinde laiklik, sekülerlik, tarikatlar, cemaatler, bunlar yok. Çok açık ve net söylemek gerekiyor. Türkiye’de laiklik yeniden tesis edilmedikçe, maalesef bu tarikatların cemaatlerin egemenliğindeki ülkede biz daha çok böyle benzer vakalar yaşarız. Daha Enes Kara gibi çok sayıda kardeşimizi kaybederiz. Binlerce çocuk sözde evlilik altında bu istismarların mağduru olur.
“CEMAATLERE EL ÇEKTİRMEDEN TÜRKİYE’DE ÖZGÜRLÜKTEN BAHSETMEK MÜMKÜN DEĞİL”
“YILLARDIR AK PARTİ’YE KARŞI ANA MUHALEFET GİBİ MÜCADELE EDEN BİR KADIN HAREKETİMİZ VAR”
Biz yıllarca şu iddiayla hareket ettik, hâlâ bunu savunuyoruz. Hiçbir partinin, hiçbir muhalefet partisinin, hiçbir siyasetçinin gösteremediği bir direngenliği, bir kararlılığı, bir muhalefet başarısını son yıllarda Türkiye’de kadın hareketi göstermiştir. Yıllardır AKP’ye karşı ana muhalefet gibi mücadele eden bir kadın hareketimiz var. Çeşitli renkleri, çeşitli görüşleri bir araya getirmiş, hiç yılmamış, geri adım atmamış, güçlü bir kadın hareketi var. Bu kadın hareketinin bir numaralı talebi, İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönmek ama bunu açıkça ifade etmekten çekinilmiş. Bu saray rejimi bırakın İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamayı, bir gece hukuksuzca ahlâksızca, akılsızca dayatmayla bu sözleşmeden çıktığını ilan etti. Kadın hareketi, hayatını ortaya koyan kadınların mücadelesiyle bu kavgayı sürdürüyor, yani belki de bir mutabakat metni yazılacaksa birinci sayfasına büyük harflerle ‘İstanbul Sözleşmesi’ne geri döneceğiz; noktasına, virgülüne kadar uygulayacağız’ diye yazmak gerekirken bu yapılmamış.
“TİP, HER KOŞULDA İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’Nİ SAVUNACAK”
“BU ÇERÇEVE, TÜRKİYE’NİN NEDEN BİR ÜÇÜNCÜ İTTİFAKA İHTİYAÇ DUYDUĞUNU BİR KEZ DAHA TEYİT ETMİŞTİR”
Tüm bunların toplamında bu çerçeve, Türkiye’nin neden bir üçüncü ittifaka ihtiyaç duyduğunu bir kez daha teyit etmiştir. Neden Emek ve Özgürlük İttifakı’na ihtiyaç olduğunu bir kez daha ifade etmiştir. Neden TİP gibi doğrudan işçi sınıfının, yoksulların, halkın çıkarlarını savunan bir sosyalist partiye ihtiyaç duyulduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Günün sonunda bize Türkiye’nin sorunlarına tespit ve çözümde soldan bir bakış açısının ne kadar önemli ve ne kadar değerli olduğunu gösteren bir metinle karşı karşıyayız. Bu vesileyle buradan ilan ediyorum. Bu sorumluluk bize aittir. TİP bu sorumluluğu üzerine alacaktır.”
Barutçu tekstil firmasında, Omega Motor şirketinde sendikal süreçten dolayı işçilerin işten çıkarıldığını da dile getiren Erkan Baş, özel okul öğretmenlerinin yaşadıkları sıkıntılara da değindi. Baş ayrıca, TİP’in 12 Şubat’ta İstanbul Kartal’da düzenleyeceği işçi buluşmasına da katılım çağrısı yaptı.
ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün katıldığı canlı yayında, “Faiz ve enflasyon doğru orantılıdır, faiz sebep, enflasyon neticedir. Buna inanmayanlar olabilir, ben böyle inanıyorum. Alansa benim alanım da ekonomi ve neticesi ortada, uluslararası birçok toplantıda bu tezimi savundum” ifadesini kullanmıştı.
İmamoğlu’nun muhtarlarla buluşmasına ‘kaymakamlık’ engeli!
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.